An/n/eler Günü

bir daha geldiğinde beni uyandır, olur mu?” - ilhan berk

anne:
çocuğu olan kadın, ana; valide (eski dilde).
anne olmak:
(kadın) doğum yapmak, çocuk sahibi olmak.
annelik etmek/yapmak:
çocuğa karşı annelik görevini yerine getirmek;
bir kimseye ancak annenin gösterebileceği sevgi ve yakınlığı göstermek.
an/n/eler günü:
anneliğin değerini, önemini belirtmek için seçilmiş,
her yılın mayıs ayının ikinci pazarı olarak belirlenmiş gün.


Uzun boylu,
incecik yüzlü,
kâğıtlar gibi beyaz, duruydu.
Nilüfer gibi de suskun,
gizemliydi benim annem.
- ilhan berk.

Anneler! Gününüz Kutlu Olsun!!

İlgili Yazılar:

Share this post Paylaşın!

Bookmark and Share

8 Yorum:

İnci 11 Mayıs 2014 12:04

Derler ki; ölüler baş uçlarına gelip onları ziyaret edenleri görürlermiş. Zahide anne seni görmüştür sanırım. Ben de annemin ziyaretine gitmek isterdim bugün . Ama "karacaahmet" buraya o kadar uzak ki... Dualarımı yolluyorum özellikle her iki anneye ve genelde ölmüş bütün annelere... Allah rahmet eylesin. (Amin)

Güvez 11 Mayıs 2014 17:29

Bedeninde oluşan ve senden koparak çıkan bir canlının,senden ayrılışını hiç kabullenememek belki de annelik duygusu.Hep hala içindeymiş ya da görünmez bağlarla bağlıymış gibi hissetmek.Çocuğunun başına gelenleri uzakta bile olsa hissetmek...Kopan parça olmak ise daha kolay galiba :) günü/zamanı geldiğinde gitmekle hayata başlayan olmak.Ana karaya ada olmak, ana kara batsa bile gözü kara olmak...Kayıplar bizi yalnız kılıyor,özgürlük ve yalnızlık iki üvey kardeş oluyor yaşadıkça...

Ömer Çendeoğlu 12 Mayıs 2014 05:37

Teşekkürler İnci, yorumun ve şu anda aramızda bulunmayan annelere ettiğin dua için.
Ben de ölen annelerimizin ışığı hiç kesilmesin, toprağı bol olsun diyorum...


Ömer Çendeoğlu 12 Mayıs 2014 14:35

Teşekkür ediyorum Güvez: "annelik" üzerine değerlendirmen için...
Anne olanın (kadın) "annelik algısı/duygusu", anne olmayanınkinden (erkek) farklı oluyor elbette. Yazındaki "kopan parça" ve -varoluştaki iki üvey kardeş- "özgürlük ve yalnızlık" sözlerinden aldığım esinle, birkaç söz de ben edeyim dedim.

Anneliği, şefkat (sevecenlik), ilgi ve koruma duygularının bütünü olarak tanımlayan bir yazıda, anneliğe ilişkin bu duyguların memeli canlılarda daha "yoğun" olduğu belirtilmiş. Canlıların gelişmişlik düzeyi arttıkça, bakıma gereksinim duyma durumları da bu oranda artar deniyor ki, burası işin en dikkat çekici ya da düşündürücü yanı. Canlıların en gelişmişi olan insanın yavrusu, bakıma en çok gereksinim duyan canlıdır dendiğine göre, bakımda en büyük payı olan anneler de "annelik" görevleriyle Dünya yaşamının hatta Evrenin "merkezi"nde yer alıyorlar demektir. Demek ki yalnızca Dünyanın doğasında değil, tüm evrenin kendisinde "annecil" bir özellik var.
Evreni mikro ve makro düzeylerde ince eleyip sık dokuyanlara bir diyeceğim yok ama, Einstein'a bir sözüm var: "Ya erenler, atomu parçalarken oralarda bir yerlerde, göremedin mi / bulamadın mı "annecil" bir "parçacık"?" Buldun da, yoksa birileri, "Aman ha! Söyleme bunu kimseye" mi deyiverdi sana?"
"Bana güvenilerek verilen bir sırrı kutsal bir emanet gibi saklarım; ama, sırları elimden geldiği kadar bilmemeye çalışırım," dediğine göre o "annecil" parçacığı/taneciği görüp de, görmezden gelmiş olması mümkün bence.
Ama, "Bazı erkekler kadınları anlamaya çalışır, bazılarıysa kendilerini daha basit konulara adarlar: örneğin görelilik kuramına..." dediğine bakılırsa yine de bu konuda bir ipucu vermiş bize diyebiliriz.

Acıyı, sancıyı yalnızca "canlıların" özelliği olarak gören Batı kökenli bilime, en büyük katkıyı, soyadı Einstein (BirTaş) olan birinin atomu parçalayarak yapmış olması da ayrı bir "ironi".
Hintli (Doğulu) gizemci şair, ressam Rabindranath Tagore'la "gerçeğin doğası" üzerine sıkça yazışmış bir Batılıdır Einstein. Einstein'ın savaş karşıtı biri olmasını göz önüne alırsak, insanı -özellikle "kadını"- yücelten Tagore'dan edindiği farklı "düşünüşler"in bunda etkili olduğunu da düşünebiliriz. "Dünyada tek bir mutsuz çocuk varsa, ne büyük buluşlardan ne de bir gelişmişlikten söz edebiliriz," diyen de Einstein'dır: bu, annecil bir söyleyiş değilse, nedir?

{Bir yorum 4096 harfle sınırlandırıldığı için, yazımı ikiye bölerek ekledim. İkinci bölüm alttadır.}

Ömer Çendeoğlu 12 Mayıs 2014 14:36

Sözünü ettiğim yazıda "annelik duygusunu yalnızca 'insan annesi' yaşam boyu duyumsayabilir; öbür canlılar bu duyguyu yalnızca bir dönem yaşarlar" diyor. Elbette, kadının yalnızca "annecil" yanını vurgular ve abartırsak, onu "mutlak annelik" yanıyla algılayıp anlamış oluruz. "Erkek egemen" dünyada bu algı ve anlayış, kimin, kimlerin ekmeğine yağ sürüyor görüyoruz.

[Not: Öyleyse, yakın dönemde İsviçre'deki ana rahmini andıran o Avrupa yeraltı tünelinde yapılmakta olan evrensel araştırmanın sonucunu bugünden öngörmek olası bence. Evet, o son günde, her buluşçunun o ilk çığlığı olan "Anneee!" sesi yankılanacak o tünelin duvarları arasında. Sonra şu sözler geçecek kayıtlara: "Eureka, eureka! Bir parçacık/tanecik var ki, her şey ondan geliyor/doğuyor, ondan ayrılıyor ama yine onun çevresinde dönüyor..."
Ama, bu buluşu alışkanlıkları gereği yine "sır" olarak saklayacak ve bizlere duyurmayacaklar, uzunca bir süre... Bu arada, bilim üretenler de anlaşılmaz kavramlar yumurtlayıp, kafaların iyice karışmasını sağlayacaklar kuşkusuz: "Efendim, bu dünyada olanlar, eskimiş "zaman" ve "mekân" kavramları kullanılarak açıklanamaz. Bizler, "zaman-uzay" dediğimiz bir kavram kullanıyoruz ki, ... falan filan feşmekân."
Oysa sonunda Türkçedeki "An+neee! (An (zamanın en küçük parçası) dediğin nedir ki!)" ya da "An+aaa (An ne çabuk geçti!)" anlamına da gelen "bebekçil seslenişlerin" ayırdına varacaklarını biliyorum da, buldukları o taneciğin adını "annecik" koyarlar mı, onu bilmiyorum. :)

Neyse! Einstein'ın mektuptaşı RabindranathTagore'un, mevsimden mevsime, yıldan yıla koşup mutluluğu arayan ve çoğu kez de bulamayan biz insanlara verdiği bir dersi içeren tek dizesiyle bitireyim sözümü:
"Kelebekler ayları değil, anları sayar".]

Güvez 13 Mayıs 2014 13:22

An+neee ve An+aaa yorumlarına hayran kaldım :)))

siirimsi 24 Mayıs 2014 22:49

Kelebekler ayları değil, anları sayar


bu, güzeldi evet...Annenize Allahtan rahmet, diliyorum.Ayrıca yukarıdaki yazınız da paylaşım kadar değerlendirmesi yüksek bir anlatım olduğunu söylemeliyim


Ömer Çendeoğlu 27 Mayıs 2014 11:14

Teşekkürler Ferkul Hanım yorumunuz, anneme rahmet dileğiniz ve üstteki anlatının değerini vurguladığınız için...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 

Labels | Etiketler

08 Mart 2014 10 05 2015 Anneler Günü 101 Dize 11 Mayıs 2014 12 Mayıs 2013 Anneler Günü 13 Mayıs 2012 14 Şubat 18 Ağustos 18 Ağustos 2010 Doğumgünüm 18 Ağustos 2011 Doğumgünüm 18 Ağustos 2012 18 Ağustos 2013 18 Ağustos 2014 18 Ağustos 2015 Doğumgünüm 2011 2014 Falım 2015 60+1 8 March 8 Mart 8 Mart 2013 Adalar Adalet Ağaoğlu Âh Mine'l-Aşk Ahmet Hamdi Tanpınar Ahmet Haşim Ahmet Ümit Akşamüstleri All The Flowers Gone Altmışa Merdiven Anadolu Büyüsü Anadolu Çalgılarıyla Rahatlama Müziği Anayurt Özlemi Anneler Anneler Günü Âşık Sana Bir Sözüm Var Aşk Aşk Çocukları Aşk İki Nokta Üst Üste Aşk Mektupları Aşk Sürgünü Aşk Şiirleri Aşk Üçgeni Aşk ve Felsefe Aşkın Kokusu Aşkın Renkleri Aşklar Attilâ İlhan Ayın Nadir Aykırı Metinler Aykırı Sesler B. B. King Baba Babalar Günü Bahar Bahr-ı Tahvîl Bahrı Tahvil Behçet Necatigil Ben Birimdeyim O Altmışında Bilmem Şu Feleğin Bir Aşk Öyküsü Bir Bahar Akşamı Bir Yılbaşını Anlamak Blues Boşuna Bekliyorsun Bu Dünyada Olan Bitenler Buket Uzuner Buluşmak Üzere Can Yücel Caz Cemal Süreya Cemre Cep Telefonu Cogito Come Out Whatever You Are Cümleler Çamlıca Çıplak Ayaklıydı Gece Çiçekler Çivitmavisi Çoğulcu Bir Aşk Belgesi De ki Dedicated to Van Gogh Deniz Depremler Der ki Nar DerKenar Devrim Diller ve Nesneler Dilsiz Aşk Divan Şiiri Doğum Gelenekleri Doğum Günüm Doğum Törenleri Doğumgünleri Dost Dostların Anısına Dostluk Dört Mevsim Dr Ufuk Yaltıraklı Duvar Yazıları Dünya Anneler Günü Dünya Annneler Günü 2010 Dünya Annneler Günü 2012 Dünya Kadınlar Günü Editorbey En İyi Dost Erciş Erkeklerimiz eS Eysan Facebook Fal Felsefe Felsefe Akşamları Felsefe ve Aşk Felsefe ve Yaşam Felsefenin Aşkı Felsefenin Tadı Fotoğrafçı Friendship Geldi Kafiye Gitti Safiye Gemiler Giderim Van'a Doğru Göç Gökkuşağı Gökyüzü Gülen Yüzler Ülkesi Güller Gülten Akın Güven Turan Güvercin Ayrılıklar Güvercinler Güvez Güvez Diliyle Güvez Fotoğrafları Güvez Gözüyle Güvez Şiirleri Güzelleme Happy Birthday To Us Hasat Mevsimi Haydar Ergülen Hepi Börtdey Tu As Hepi Börtdey Tuuu Miii Hercai Hide and Seek İblisler Azizler Kadınlar İdiller Gazeli İki Kıta İki Âşık İkimizin Doğum Günü İlhan Berk İlk Akşam İlk Gün İlkbahar İlkyaz İnferno İskender Pala İstanbul İstanbul Baharları İstanbul Etkinlikleri İstanbul Fotoğrafları İstanbul Mevsimleri İstanbul Şiirleri İstanbul ve Aşk İstanbul'da Aşk İstanbul'da Felsefe İstanbullu Şiirler İyi ki Doğdum Joan Baez Kadıköy Kadıköy'de Söyleşi Kadınlar Kadınlar ve Erkekler Kahvaltı Kandil Işıkları Kapı Kara Kuşlar Karakışlar Kargalar Karşılaşmalar Kavuşma Kayahan Özgül Kediler Kedilerin Aşkı KendimLe Kıyılar Klip Kuşlar Kutlama Kutsal Aşklar Kuyudaki Adam Logos Louise Glück Martı Martılarındır İstanbul Mektuplar Moda Mother's Day 2013 Murathan Mungan Mutluluk Müzik Nar Nâzım Hikmet ve Aşkları Nehir Dizeler Netlog Nirvana nirvAnne Omlet Özdemir Asaf Özlem Panorama Papatyalar Parıltı PusulaŞiir Refik Erduran Relaxation Music with Turkish Instrument Renkli Taşlar Resmin Gölgesi Şiire Düştü Ruhi Su Sabah Saint Valantine Day Saklambaç Seçiminiz Hangisi? SekizinciRengim Seni Düşündüm Servet-i Fünun Sevda Sevgi Sevgi Soysal Sevgili Sevgili Sözleri Sevgililer Sevgililer Günü Sevgililer Günü 2015 Sobe Sokaklar Söylenmezi Bulmak SuSu Şeker Bayramı Şeyh Galib Şiir Şiir Şey Şiir Şeyler Şiirler ŞiirŞey ŞiirŞeyler Şubat Taşlamalar Tevfik Fikret Tuttum Birini Sevdim Ufuk Yaltıraklı Üsküdar Üzgün Kediler Gazeli Van Erciş Depremi Van Gogh'a Adanmıştır Vapur Vapurlar Video Videolar World Mothers Day World Women Day Yakalar Yalnızlıklar Yâren Yâren Evi Yârenlere Ağıt Yaş Yaşam Yaz Yaz Issız Yazısız Yeni Yıl Yeni Yıl Kutlaması Yılbaşı Yolllar Yunus Emre Yurdumsun Ey Uçurum Yürümek