"babalar günü" kutlu olsun...
Babalar Günü, ilk kez 19 Haziran 1910'da Washington'a bağlı Spokane'de kutlanmış. Daha sonra öbür eyaletlere yayılmış.
Resmi olarak 1924'te ABD Başkanı Calvin Coolidge'in desteğiyle kutlanan bu günün resmileşmesi daha sonraki yıllara rastladı. 1966'da dönemin başkanı Lyndon Johnson, her yıl haziran ayının üçüncü pazar gününün "Babalar Günü" olarak kutlanacağını açıklayan bir bildiri yayımladı.
Türkçe abecenin ilk iki harfinin ikişer kez yinelenmesinden oluşan "baba" sözcüğü, "çocuğu olmuş erkek" anlamında kullanılıyor. Bir ülkeye ya da topluluğa yararlı olmuş, koruyucu, babalık duygularıyla dolu olan erkek kimseye de "baba" deniyor Türkçede.
Aman, babalar duymasın! Bu arada gizli ve kirli işler çeviren çetenin başı olan kimseye de "baba" deniyor.
"Baba" sözcüğünü oluşturan "A" harfinin Doğu Akdeniz bölgesinde kullanılan eski abecelerden yararlanarak yeni bir abece yapan Fenikelilerden geldiği ve bu harfin "öküz başı" biçiminde geliştirildiği ileri sürülür. Fenike dilinde öküze
alf denirdi. Öküz başı biçiminde gösterilen bu ime bu yüzden
alf dendi ve bu ad öteki dillere de girdi.
"Baba" sözcüğünü oluşturan "B" harfinin Orhun abecesi de içinde olmak üzere birçok abecede "ev" kavramını belirten bir simgeden türemiş olduğu kabul edilir. Göktürk yazısında "B" harfinin
eve benzemesi, ev sözcüğünün Eski Türkçede
eb biçiminde oluşuna tanık olarak gösterilir. Fenike kökenli Yunan ve Latin abecelerindeki
b'nin de "ev", "çadır" anlamına gelen ve
b ile başlayan bir sözcükten geldiği ileri sürülür.
Bu bakımlardan, Türkçede "bir kimsenin öteden beri ailesinin malı olup içinde yaşadığı ev, toprak, yurt" anlamına gelen "baba evi", "baba ocağı", "baba yurdu" gibi deyimler, "baba" sözcüğünün anlamlarını ya da çağrışımlarını zenginleştiren sözcüklerdir.
Yaşlıca erkekler için kullanılan"Babacan"sa, iyi yürekli, cana yakın, hoşgörülü, olgun, güvenilir anlamına geliyor...
Evet... Kutlu Olsun Babalar Günü!
2 Yorum:
Bir babanın kızı olmak,Türkiyede bir babanın kızı olmak,Türk bir babanın kızı olmak kolay iş değildir.Belki Türkiyede bir "kız babası" olmak da zordur kimbilir.Sosyal baskılar kızla babanın arasında dikilip durur,engel olur yürek alışverişine.Babanın oğlu değil de kızı olmak bazen yürek burkar,ezik hissettirir.Hele de kendinden önce anne karnında ölmüş bir erkek kardeşin peşi sıra doğmuşsan.Hele de kendi taşıdığın bebeğin cinsiyeti kız denmiş ve bu sırada eş(neye eş?)"tüh!" lafını ağzından kaçırır gibi değil bayağı dobra dobra söyleyivermişse...Kız doğmak babaya karşı bir sıfır geride olmakken ve hayat boyu gol atmaya çalışıp bir de karşı takımın seyircisinden kafaya şişe yememek için debelenirken,baba genelde ailede korkulan çekinilen kişiyken,gene de kutlayalım tabii "babalar gününü"...belki yürekler fark eder birşeyleri.
Teşekkürler Güvez.
"İçtenliğiniz ve eleştirel bakışınız", yazdığınız yorumu "az bulunur" blog yazılarından birine dönüştürmüş.
Babasından "olan"lar kadar, babasından "ölenler" de var bu ülkede ve sonuncuların sayıca çoğunluğunu "kadınlar" ya da "genç kızlar" oluşturuyor ne yazık ki...
İlerde düzelir bütün bunlar demek çok zor, çünkü, sözünü ettiğiniz babacıl anlayışların birçoğu "kemikleşmiş".
Yorum Gönder